Dilimizden eksik olmasın tekbirler,
tesbihler, tahmidler, tehliller…
Bize şahdamarımızdan daha yakın olandan
bizi uzaklaştıracak o kadar çok şey var ki… Bizi girdap gibi içine çeken günün
sabahına kalktığımız andan itibaren başlıyor kovalamaca… Oyalamaca oynuyoruz kendimizle. Kaçıyoruz bir
şeylerden, belki de yetişmek istiyoruz çok şeylere…
Elimize değen, gözümüze ilişen şeyler
ekseriyetle talan ediyor safi havamızı… Surda açılan gedikten giren rüzgar,
uyuşturduğu için beynimizi, neyin bizi talan ettiğini de anlayamadık…
Kanıksadık…
Olmaması gerekenler, olağan gelmeye
başlamıştı bir kere…
Her eve bir şeytan, her sokağa bir
yardımcısı bekçilik yapıyordu gece gündüz…
Çocuktuk, İslam fıtratı üzerine doğmuş,
bir dönemi öyle geçirmiştik…
Büyümek, memuriyet gibi vazifeler yüklüyor
elimize, dilimize, gözümüze, kulağımıza, ayağımıza. Ancak biz onların ne
yapmaları gerektiğini unuttuk… Onlar için dua etmedik…
Aleyhimize şahitlik edecekleri günün
korkusuyla yanmadık, yanıp yanıp ağlamadık…
Güne galip başlıyoruz, güle oynaya
kazanacağımızı zannediyoruz… Çoğu zaman kaybediyoruz…
Gece yatsı namazı, ardından sabah
namazı ile temizlemeye çalıştığımız kalbimize kendi ellerimizle çer çöp
yerleştiriyoruz…
Farketmiyoruz, daha doğrusu fark
edilmesi gerektiğini dahi unutuyoruz…
Kimbilir kaç kez geçtik bu yoldan, işe-okula
giderken…
Kimbilir, kaç kez bindik aynı arabaya,
otobüse bu güzergahtan geçerken…
Ve kimbilir kaç kez doldurduk o boş
lakırdılarla, şarkılarla, türkülerle dilimizi, kulağımızı…
Malayani ile dolu dilimiz, şarkılarla
gümbür gümbür patlayan kulağımız, emir kulu iken ve ahirette kendi yaptıklarını
bir bir anlatacakken, ellerine verdikçe veriyoruz kozları…
Kaç kez aklımızı dağıtmak istedik,
dilimize saçma sapan terennümler yükleyerek…
Zımbırtılardan, tıngırtılardan,
lakırdılardan, çalgılardan, çengilerden soyutlanıp da bebeklikteki gibi bir
saflığı dilimize yükleyemediğimiz hayli zaman oldu…
Havadan kir kapan zihnimizin, dilimizi
hayrın dışında dolaştırmasına karşı çıkmamız gerektiğini anlamalıyız artık...
Yanlış söz söylemek kadar, boş söz
söylemenin de hata olduğunu görmeliyiz…
İsraf etmekten kaçınmalıyız kelimeleri,
nefesimizi…
Boş vakti olmaz müslümanın, boş anı
olmaz…
“Onlar, ayakta iken, otururken,
yan yatarken Allah'ı zikrederler ve göklerin ve yerin yaratılışı konusunda
düşünürler. (Ve derler ki:) 'Rabbimiz, sen bunu boşuna yaratmadın. Sen pek
yücesin, bizi ateşin azabından koru.”(Al-i İmran, 191)
Yolda
yürürken, otobüs beklerken, kuyrukta dinelirken, uçarken, kaçarken… Dilimizden
dökülen tekbirlerin, kalbimizdeki putları İbrahim (a.s.)’ın baltası gibi
kırdığını hissetmek ne güzel şeydir halbuki…
Sıradayken, gemideyken, bisiklete
binerken, dolmuşa el ederken, minibüsteyken… Her bir ‘Lailahe illallah’ lafzı
ile Bilal-i Habeş’in üzerinden o sıcak kayayı kaldırmanın ferahlığı ne de
güzeldir…
Gezerken, etrafı izlerken, kuşları
beslerken, yatarken, kalkarken… ‘Subhanallah’ diyerek, yaratanın şanını
yüceltmek, kalbe ne kadar da serin bir esinti verir…
Çay içerken, su isterken, yemek
beklerken, volta atarken, tespih sallarken, hoplarken, zıplarken… Görmenin,
düşünmenin, dokunmanın, söylemenin, nefes alıp-vermenin lezzetini her an
hatırlatan ‘hamd’ ne kadar da asil bir kelimedir…
Rabbimiz her daim hamd etmeyi nasip etsin inşallah....
Hz. Ayşe (ra) validemize “Peygamberimiz (sav) boş
kalınca ne yaparlardı?” diye sordular. Cevaben “Her zaman zikrullah ile meşgul
olurdu” dediler…
Bugün sizinle büyük damadımın bir yazısını paylaşmayı istedim....
Ben de evime dönüyorum inşallah,damadım da geliyor İzmit'e,bayram hazırlığı yapıcam.Kızlarım,damatlarım hep beraber olacağız bayramda Allah nasip ederse.Yolcu yolunda gerek,hepinize kucak dolusu sevgiler...
Rabbimiz her daim hamd etmeyi nasip etsin inşallah....
YanıtlaSilGüzel paylaşım için teşekkürler.
Saygılarımla
Teşekkür ederim,yorumunuz için...
SilBlogum benim için bir terapi merkezidir bazen üzülüyorum bloguma ayırdığım vaktin hesabını Rabbim sorarsa ne cevap vericem?
YanıtlaSilGüzel bir paylaşım teşekkürler..
Bloğunuzda çok yararlı paylaşımlarınız var,Rabbim mükafatlandırır inşallah sizleri..i
Silpostunuzu okuyunca boşa harcadığım zamanlara çok üzüldüm
YanıtlaSilpaylaşım için teşekkürler
Ben de çok teşekkür ederim,yorumunuz için.
Sil